0

Söz konusu stil olduğunda, canlı renklerin maskülen olmadığını söylemek hiç de doğru değil. Eğer bundan 200 yıl öncesinde yaşıyor olsaydık; beylerin göz kamaştırıcı kumaşlar ve parlak renkli paltolarla dolaştığını görürdük. Ortaçağ’da mor gibi belirli boyaları elde etmek oldukça zordu, bu yüzden parlak ve renkli giysiler giymek bir zenginlik göstergesiydi. Aslında, tipik erkek gardırobundaki cansız renkler 20. yüzyıla ait bir buluş. Genelleme yaparsak; bunu kurumsal kültürün yükselişine ve 1990’larda minimalizmin icadına atfedebiliriz.

Kısaca erkek giyimindeki renk, tarihsel bir soyağacına sahip. Ama aynı zamanda parlak bir geleceği de var. “Y kuşağı pembesi” veya son zamanlarda daha sık gördüğümüz neon tutkusu gibi trendleri seviyor olabilirsiniz. Trendlere yön veren tasarımcıların son koleksiyonlarına baktığımızda abartılı tonlarda parçalar olduğunu görüyoruz. Renk, hemen her erkek koleksiyonunun büyüyen bir parçası olmaya devam ediyor. Çünkü renkli giyinmek, etki yaratmanın harika bir yolu.

Yine de hala bir geçiş döneminde ve henüz rengarenk giyinmeye tam anlamıyla hazır hissetmiyor olabilirsiniz. Çok normal. Bu yüzden güven verici bir şekilde, sıkıcı gardıroplarımıza giren yeni renkleri en iyi şekilde nasıl kullanacağımızı öğrenmekte fayda var. İşte sizin için harika bir kılavuz!

Renkli Giyinmek Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey-1 - Saç Bakım Güzellik Renkli Giyinmek Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey-2 - Saç Bakım Güzellik

Renklerin temeli olarak nötrleri kullanın

Herhangi bir rengi giymek için öncelikle onu eşleştirebileceğiniz doğru tonlara sahip olmalısınız. Bu noktada sizi nötr kavramıyla tanıştırmak isteriz. Yani herhangi bir renkle uyum sağlayacak bir dizi düşük kontrastlı, şekillendirilebilir renk. Buna siyah, beyaz ve aradaki tüm gri tonları dahil. Hatta bej (kahverengi olacak kadar koyu değil) de bu grupta yer alıyor.

Bu renklerde geniş bir yelpazeye sahipseniz yanlarına daha fazla göze çarpan renkler eklemek çok daha kolay olur. Eğer daha renkli giyinmek istiyorsanız ile bu tür parçalar gerçekten gardırobunuzun bel kemiğini oluşturmalı. Üstelik Kontrast renkler kombini oldukça trend.

Sizin için doğru rengi bulun

Her sezon moda dünyası, farklı renklere odaklanabiliyor. Bunların hepsi yenilik adına çok iyi ama gerçek şu ki her renk her insana uygun değil. Bu yüzden ten, saç ve göz renginize göre size yakışabilecek bir dizi renk belirleyin. Örneğin açık tenliyseniz çok açık ve parlak renkler sizi cansız gösterir. Daha koyu bir teniniz varsa çok canlı tonlardan uzak durun.Yani kontrast renkler kobinini kendi fiziksel özellikleriniz ve kıyafetleriniz ile de oluşturabilirsiniz. Sizin için işe yarayan renkleri bulmanın basit ama etkili bir yolu daha var!

Kıyafetlerinizi yatağın üstüne serin ve hiç giymediklerinizi ya da nadiren giydiklerinizi seçin. Hangi renkler daha baskın, hangileri sizi mutlu ediyor?

Renklerinizi bulduktan sonra tıpkı bir odayı dekore ederken yaptığınız gibi alışveriş yaparken de onları aklınızda bulundurun. Bunu yapmak her zaman daha güçlü ve değiştirilebilir bir gardırop oluşturmanızı sağlar.

Renkli Giyinmek Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey-3 - Saç Bakım Güzellik Renkli Giyinmek Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey-4 - Saç Bakım Güzellik

Renk tonlarını karıştırın ve eşleştirin

Modacılar “ton sür ton” ifadesiyle; “aynı rengin farklı tonlarını birlikte kullanmak” demek istiyorlar. Yani bu, koyu mavi bir ceketin altına açık mavi bir gömlek giymek anlamına geliyor. Bunun yararlı bir konsept olmasının nedeni aynı rengin farklı tonlarının oldukça sorunsuz bir şekilde bir araya gelmesi. Dahası aynı rengin farklı tonlarını karıştırmak, rengin etkisini daha zengin hale getirir. Bu yaklaşımı dilediğinizce farklılaştırabilir, kombininizde aynı rengin dört veya beş farklı tonuna yer verebilirsiniz.

Mevsimleri dikkate alın

Kışın koyu renkleri, yazın ise açık renkleri kullanmamızın bir nedeni var: İlki ısıyı ve ışığı daha kolay emer, ikincisi her ikisini de yansıtır. Buna uymak zorunda değilsiniz ama rahatlık adına neden olmasın?

Renkleri mevsimsel değişikliklere uyarlamanın en iyi yolu, yaz ve kış için iki ayrı palete sahip olmak değil, mevcut renkleri uyarlamak ve her rengin vurgusunu değiştirmek. Lacivert, kırmızı, kahverengi ve bej parçalar seviyorsanız ilkbaharda daha çok bej ve kahverengi, kışın daha koyu kahve ve lacivert giyebilirsiniz.

İlkbaharda özellikle göz alıcı ve eğlenceli renklerin daha çekici varyasyonlara sahip olduğunu unutmayın. Bu mevsimde kırmızı bordo ile değiştirilebilir, turkuaz için parlak maviler ve yeşiller giyilebilir. Bazı nötrler (lacivert, koyu bej ve gri) yılın her iki yarısında da iyi çalışır.

Bonus: Giydiğiniz renkler hakkınızda ne söylüyor, öğrenmek için yazımızı inceleyin.

Ayrıca Gardırobunuzda Olması Gereken 6 Zamansız Parça yazımıza göz atabilirsiniz.